1 Aralık 2010 Çarşamba

PİNHANİ

Yeni bir düzenleme, güzel bir kategori ile karşınızdayım...
Bundan sonra efendim gidiceğim organizasyonlardan sizleride haberdar ediceğim...
Bunu iki aşamada gerçekleştiriceğiz..
İlk aşama tarih yaklaşmadan kısa bir yayın...
---Gitmek isteyenlerin haberleri olsun diye... 

İkinci aşamada ise gittiğim yerlerden fotoğraf, bir kaç izlenimim ile karşınızda olacağım..  
---Bir dahaki sefere gitmek isteyenlere yol göstersin diye...:):):)
 Geçmiş etkinliklerimi ise gezme-tozma başlığım altında topluca görebileceksiniz...

İlk olarak 04.12.2010..

04.12.2010 PİNHANİ KONSERİ
YER: JOLLY JOKER BALANS / TAKSİM
ÜCRET: 35.00 TL



PİNHANİ...KAVAK YELLERİ dizisinin bu durumda olmasının bana göre en büyük etkeni...PİNHANİ' yi en son yıllar önce yine Balansta dinlemiştim...O günden sonra ne Balansa gidebilme nede PİNHANİ'yi dinleme fırsatı yakalayamadım:):)
Benim için sanırım en başta güzel bir nostalji olacak...Pinhani hala aynı Pinhanimi:) Balans ne durumlarda hepsi birer birer burda masaya yatacak:):)
Görüşmek üzere.....


28 Haziran 2010 Pazartesi

ALAÇATI....

 

Alaçatı her gözde mekanın eskiden gizli rakibiydi ama artık açık ara önde gibi gibi....
Nedenmi derseniz gerçekten kendine özgü çok iyi ayrıntılar,tarihi dokular gizliyor bünyesinde....Bir taş evin önünde çekilmiş fotoğraf görseniz burası Alaçatı değilmi diyebiliyorsunuz....İşte diğerlerinden farklı kılan bu...Tıpkı evet Bodrum gibi...Bodrumun hakkı yenmemesi gereken bir mazisi var..Ama özentilik, her yerde yabancı turist kaygısı ile saçmalıklar görmeniz Bodrum eski Bodrum değil dedirtiyor insana kaçmayı tercih edip  başka bizi yansıtan yerler arıyoruz....Alaçatı işte kaçışlarımız sırasında çarptığımız en güzel, en gözde yerlerden biri....


Kaldığımız butik otele çok fazla aramalarımdan sonra karar verdim...


Lale Lodge...






 Tercihlerim sebepleri arasında merkeze yakın olması, havuzunun olması, şirinliği, yeni bir sabaha gözlerimi açtığımda Alaçatıdayım dedirtir dedim ve yaptırdım rezervasyonları...Otelin sahibi Hakan Lale gerçekten başarılı...Tatile gittiğimde butik otelleri tercih ediyorum ve sürekli muzdarip olduğum aşırı ilgi konusunu burda dillendirmiştim...Hakan Bey gerçekten o dengeyi çok iyi ayarlıyor...Telefonda uzun muhabbetlerimizin sonunda herşeyi ayarladıktan sonra gidiş-dönüş toplam 100.00 TL lik uçak biletlerimide cebime atıp (1 ay öncesinden pusuya yattım ben bu biletler için şaşırmayın:))) tuttum Alaçatı yollarını...


 Otele girdiğimizde Hakan Bey bizi küçük bir jestle karşıladı teras odasını ayırtmamış olmama rağmen çok içinden gelmiş ve bizim için 8 nolu suit odasını hazırlamış:))
 Terasımızda güzel güzel şaraplarımızı içtik keyifliydi....



  Odalar şirin ve gerçekten büyük...


                
  Yalnız söylemeden geçemeceğim bir konu var...Aşağıda fotoğrafını gördüğünüz odayı Hakan Bey çok seviyor ve sürekli bu odayı övüyor herkese, dilimin ucunu defalarca gelmiş olmasına rağmen kapadım çenemi...
 Burdan söylüyorumki bu oda berbat tamamen diğer odalara yaptığınız bir haksızlık ve otelin konseptine tamamen aykırı uzay üstü saçma bir yer...


                
Otelde hayal kırıklığı yaşadığım 1.si kahvaltılar çok basitti, zeytin peynir 2 de poğça....2.si ise havuz çok çok küçüktü..Fotoğraflarda çok farklı duruyor
:(( Aklınızda bulunsun....Burdan fotoğraflara ve fiyatlara ulaşabilirsiniz...


 Alaçatıda nerelerde balık yiyebiliriz diye gitmeden önce araştırmalar yaptığımda köşe yazarlarının bile ballandıra ballandıra anlattığı limana çok yakın salaş bir balıkçı diyordu herkes...Plastik sandalyeler ve yanınızda mangalda tazecik balık...Tatil planlarıma ekledim bende hemencik tabi...Ve balık yemeğe çıktığımızda başladık salaş balıkçıyı aramaya malesef (iyiki) bulamayıp limanın içerisinde Alaçatı Porta rastladık..


 

 Gerçekten muhteşemdi balıklar, mezeler, hizmet ve yolum Alaçatıya tekrar düşerse mutlaka uğrayacağım yerler arasında ilk sıraya yerleşti...
 Salaş balıkçıyamı ne oldu onuda ertesi akşam bulduk...Balık çok kötüydü, mezeler berbat hizmet ise yoktu...Malesef insanlar hemen şımarıyor...İki ünlü geldi diye havalar o biçim tavanlara çıkmış herkesde...Birde üstüne Alaçatıport'ta ödediğimiz hesabın 2 katını ödeyince...Cinlerim tepeme çıktı...Sizde eğer araştırma yapıp o salaş balıkçıya rastlarsanız kesinlikle yapılacaklar listenizden çıkartmanızı şiddetle tavsiye ederim...
 Alaçatı çarşıda bir aşağı bir yukarı gezip ve nefes almayı unutmayın...
 İyi Tatiller....Görüşmek üzere...

9 Nisan 2010 Cuma

1 GÜNLÜK NEFES....

Aslında uzun zamandır aklımda alaçatı'yı anlatmak var fakat nedense birtürlü başlık atamadım...Galiba orasını tam yazın geldiğini hissettiğim zamanda yazmak istiyorum:)

Havalar bana hala bahar kokusu veriyor..
Bu haftasonu güzel bir detoks hazırlıyorum kendime...
Güzel İzmitimin Yuvacık barajı semalarında
Sabah mıhlama, kiremitte eritilmiş kaşar, bal, yağ, kaymak eşliğinde sabah kahvaltısı arkasından biraz trekking yada ATV turu ozmanki ruh haline göre...Trekking'e daha önce katılmıştım yorucu ama zevkli çok güzel fotoğraflarla dönebilirsiniz...ATV daha önce hiç yapmadım bu kıstas tercihimde büyük rol oynayacak sanırım://


Ben malesef bu şirin bungolowlardan mahrum kalıcam malum sıkıntılardan dolayı...



Eğer ucuz ve dinlendirici bir haftasonu geçirmek isterseniz mutlaka seçenekleriniz arasında bulunsun derim ben...
Otel vaya Bungolowları tercih edebiliyorsunuz....İki kişi kahvaltı dahil konaklamanızı 110.00 TL ye yapıyorsunuz...
İyi haftasonları....

23 Şubat 2010 Salı

HADİ UZAKLAŞTIR KENDİNİ, RUHUNU DÖRT DUVARINDAN!!!!



İstanbul ve çevresi için genelde haftasonu kaçamakları için çok fazla fiyat ödüyorsun..Gerçekten bazı oteller var ki 2 gecelik fiyatlarıyla yutdışına gider gelirsin:)) Çırağandan bahsetmiyorum yanlış anlamayın:)))
Ben tabiki şu an için bu lüks otelleri anlatıp okuması güzel ama işe yaramıyacak bir post yazmak istemiyorum..
Nerden baksan yine 2 gece 3 gün için sezonunda gitmek istediğiniz birazcık düzgün bir yer için aşağı yukarı 600-700TL yi gözden çıkarmamız gerekiyor..Artık insanların kendine vakit ayırması..2 günde olsa beynini, ruhunu dinlendirmek istemesi gerçekten lüks olarak görülüyor...Bu artık bizede o kadar çok empoze edildiki..Bizi aşar diyip hiç araştırmaya bile girmiyoruz...Kendimizi unutuyoruz...Sıkışıp kaldığımız apartmancıklarımızdan nefes almak için kafamızı uzatmaya bile korkar olduk...Desenize bırak küçük bir tatili..Sinemaya,konsere, dışarıda yemek yemeğe bile cesaret edemiyoruz...Tamam ama 1 kerecik o ay kuru erzaklarınızdan idare edin yada boşverin ödemeyin faturaları hiç bişicik olmaz...
İstanbul' a yakın ama kesinlikle sınırları dışında:)) biraz huzurlu bir yer arıyorsunuz..aklıma Abant gelir benim nedense herzaman...
Abant Masal evleri...






Burası gerçekten ruhunuzu dinlendirmek...Biraz hayatınızın keşmekeşinden uzaklaşmak...Biraz sevdiğinizle başbaşa kalmak birbirinizi dinlemek...Biraz beraber hayal kurmak, Biraz mutlu olmak için yaratılmış bir yer...

Ben burda konakladığımda gecelik oda fiyatları (iki kişi)  kahvaltı dahil 100 TL idi....Tabi sanırım biraz duyulmuş isim yapmış...Fiyatlarrr hooppp 2 katı 200 TL olmuş...Napalım ticaret ticaret heryerde malesef...
Ama süper bir kahvaltı uynadığınızda sizi bekliyor olacaktır....Bide o güzel, süper kahvaltıyı bozup fiyatıda arttırmamışlardır diye düşünüyorum...Odalar ise süper ötesi temiz...Ve süper mangalda balık yapıyorlar...eğer giderseniz mutlaka tatmayı düşünün derim...

Umarım kendiniz için güzel bir şeyler yapma fırsatı yakalarsınız ve bende size yardımcı olmuş olurum belki....Ne dersiniz?
Kendinize iyi bakın görüşmek üzere...
tık

2 Şubat 2010 Salı

KARTEPEDE OTELCİK....

Şimdi sizlere Kartepe'nin yanı başında süper bir oteli anlatıcam....
Kedikaya Otel Sapanca gölünün birazcık üstünde....Süper bir bahçeye sahip....Yürüyerek gidebilirsiniz  göl kenarına balık yemeğe,  içkilerinizi yudumlamaya...Yada akşama kadar bahçesinde pinekliyebilirsiniz:)))

Country tarzda hazırlanmış odalarında bir bahar gününde güneşe yada kışın bembeyaz karlara uyanıyorsunuz:))

İsterseniz apartları tercih edebilir yada otelin hazırladığı köy kahvaltısında kendinizi bulabilirsiniz....

Fiyatlar aldığınız hazzın yanında çok minik kalıyor oda fiyat 160,00 tl vererek konaklayabilirsiniz....Kartepeye uzaklığı ise yarım saatcik...Benim çok sevdiğim bir yerdir...Çoğu zaman burnumda tüten, şimdi orda olmak vardı dediğim keyifli bir butik otel...

26 Ocak 2010 Salı

KABUS TATİL!!!!


 kartepe green park...Bu sene Uludağ değil benim memleketime Kartepe'ye gidelim diyerek bütün milliyetçi duygularımla herkesi etkileyip bana büyük bir mahcubiyet ve hayal kırıklığı yaşatan kötü anılarımın olduğu yer:((





Kayak yapmak için Kartepeyi seçtik o yıl...Toplandık gittik...
Kıyafetlerimizi giyip hemen aç aç sucuk ekmek şarap içeriz hayaliyle attık kendimizi pistlere....
Varan1: İlk önce emanet odasında başladık problemlere....Eşyalarımızı koymak istedik ve birer dolap talep ettik....İlk önce 30 TL bir ücret istediler....."hooppp noluyoruz sen otel müşterinden paramı alıyorsun ne demek bu "uzun konuşmalarımızdan sonra bizim için paşalar bu yanlış uygulamalarından feragat ettiler....Uludağda asla böle bir uygulamayla karşılaşmazsınız...
Varan 2 : 14 pistleriyle hava atan green park yetkilileri...Sadece 2 pistlerinin açık olduğunu ukala bir dille yüzümüze çarptılar...Diğer pistler niye kapalı diye sorduğumuzda: " diğer pistlerde çok kar var istiosanız kayın siz açın,diğer pistleri çok fazla kar yüksekliği nedeniyle kapalı tutuyoruz" Yani 2 pist neyinize yetmiyor diğerleriyle uğraşmadık demek istediler....Ve 2 pist dedikleri aslında ikisinin tek yer (bağlantıyla 20 m ilerde birleşiyorlar) olduğu saçma sapan pistlere vurduk kendimizi herkes gibi....Tatil elden gitmek üzereydi....O akşam Galatasaray-Fenerbahçe maçı var eee tam pansionuz bira-patates yaparız deyip onun avuntusuyla yinede yüzümüz gülüyor:)))
Varan3: Yemek vakti geldi kurulduk masalarımıza....Tam pansiyon anlaşmıştık dedim ya içkilerimizi söledik daha içkilerimiz gelmeden paralarını istemeye geldiler....Dedik tam pansiyon anlaştık ne parası?? Höönnkk
Gidin görevliyle konuşun cevabının arkasından ben hallediyorum dedim külhanbeyli edasıyla....Benim çaçaronluğumu bildikleri için rahat rahat devam edildi....Bide ne göriyim 5-6 kişi aynı şekilde tartşma içerisinde...Bende dahil oldum hemen....
Gözde hanımı bulun bana çabuk....
Gözde hanım herkesi kandırmış bizde onun için işten çıkardık kendisini..
Haaa kandırıldığımızın farkındasınız yani....
Bana görevlinin sölediğinide sölemek istiyorum....
"""Hanfendi paranız varsa suyunuzuda içersiniz şarabınızıda uzatmayın...."""
Azıma ne geldiyse sıraladım....
(Tolgişim geldide o sakinleştirdi beni)(Biliyor çünkü bu işe polis felan ne gerekirse katacağımı)

Neyse maç olduğu için yarın çıkış yapıyoruz deyip geçtim yerime...
Varan 4: Maçı bekliyoruz ama tv açık değil bekle bekle açık değil....Sorduk görevliyle konuşun....
Bastık küfürü ne görevliymiş yawww!!!!
Tolgişle tv yi açın demeye gidiyoruz meşhur görevliye....Receptiona yaklaştık telsizden bir ses....
"Digitürk yayını yok müşteriye uydurun bişiler...."
Nasıl yani yaaa deyip artık ben şok vaziyete geçmiştim....Tolganın damarına bastıkları için (Maç yok nasıl olabilir böle bişi) sazı aldı eline....
Nese kavgamızı ettik tartışmamızı yaptık.....
Sonuç maçı izleyemedik...

Varan 6: Çok yorulduk tabi bütün gün kavga et bağır çağır kabus bitmiyo...Yatalım sabah erkenden çıkalım....
Sapancaya inelim orda bi otelimiz var Kedi Kaya!! (başka bir postta anlatırım:))) kahvaltımızı yapalım planlarıyla odaya çıktık....
Odaya girdim dışarısından daha soğuk...Kaloriferler yanmıyo.....
Son kazığıda güzel atmışlardı...Zafer onlarındı evet yenilmiştik....Artık tartışacak hal kalmamıştı....


Değişim yaşayıp yaşamadığını bilmiyorum bir daha adımımı atmadım....Atıcağımdan da şüpheliyim...Açıldığı ilk yıldı belki bazı şeyleri oturtmuşlardır...Ama ben onlar yüzünden hem rezil oldum,sinirlerim bozuldu,zamanım gitti, tatilim mahvoldu bide o soğuk odaları yüzünden 1 hafta grip oldum:(((
Eğer bir gün Kartepeye gitmeyi düşünürseniz...Hazırlıklarınızı anlattıklarıma göre yaparsınız ve umarım sorun yaşamazsınız:))) tık tık